Þu Mübarek Günde Küsmek Olur Mu?*Uzat Ellerini Bayramlaþalým.*Tanrý Selamýný Kesmek Olur Mu?*Uzat Ellerini Bayramlaþalým.

MERHABA
YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ
KIRŞEHİR
KARINCALI KÖYÜNE HOŞ GELDİNİZ
1-Karıncalı'nın Tarihi
2-Köy Anıları-Yağmur Duası
3-Köyden bakýþ
4-Karıncalı Sülaleler
5-Kurtuluşta Karıncalı
6-Kırşehir ve Köyümüz
7-Karıncalı Meslek Mensupları
8-TEVFİK YILMAZ
"Sazımız-Sözümüz"

9-Köy Yemekleri
10-Kırşehir Tarihi
11-Kırşehir Ozanları
12-Kırşehir Halk Kültürü
13-Kýrþehir ve Dünya
14-Kýrþehir Ünlüleri
15-İstiklalden İstikbale Kırşehir
16-Kırşehir Turizmİ
17-Neþet ERTAÞ
18-Kırşehir Kültürü
19-Kırşehir Haritası
20-Bektaþilik
21-Ahilik
22-Aşık Paşa
23-Atatürk Köþesi
24-Atatürk ve Dünya
25-Atatürk Kýrþehir'de
26-Türk Gençliği 10.Yıl Nutku
27-Bilgi Dağarcığı
28-Topraksız Alkan ın Şiirleri
29-Türkü Şiir ezgi Ağıt Harmanı
30-Serbest Kürsü-Aşık İsmail -Karıncalı Manileri-Misafir Eserleri
31-Deyimler ve Maniler
32-Tarım ve Hayvancılık
33-Yurt Dışındaki Karıncalılar ve Konsolosluk Adresleri
34-VATANA CAN VERENLER
35-Ay Yıldızlı Al Bayrak
36-İstiklal Marşı
37-KIRŞEHİR SEMAHI ve SAKLAMA ODASI
38-Ermenistan/Türkiye ilişkileri
39-Kıbrıs KKTC.
40-Ana Vatan Türkiye
41-TÜRK DÜNYASI
42-Linkler
43-DUYURU-ÖLÜM İLANLARI-ETKİNLİK HABERLERİ GÜNLÜK AYLIK DÜNYADA ZİYARETCİ SAYISI
44-Hayatın İçinden*ANILAR
45-AB-TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
46-KONUK ESERLERİ
MİSAFİR ARAŞTIRMACILARIN KÜLTÜR VE
ARAŞTIRMA MAKALELERİ
48*İNTERNET HABER*GAZETE OKU*RADYO DİNLE*TELEVİZYON SEYRET*
49-KONUK DEFTERİ

31-Deyimler ve Maniler


KIRŞEHİR VE KARINCALI KÖYÜ YEREL LAFLARI(SÖZLERİ)
YEREL SÖZLER



Acep: acaba
Acer: yeni
Ahizer etmek: bıktırmak
Alaşa: çok konuşan
Alamaç: hızlı yanan alev
Alayı: hepsi
Alık: giysi
Alenmek:Dalga geçmek
Annacına:Karşısına
Arıstak:Tavan
Astap: giysi
Avlak :Hayvanların yattığı çevrili açık yer
Avurt: yanak
Ayakyolu: tuvalet

Baldırcan :patlıcan
Başangı: yaramaz
Balik:Saç örgüsü
Bellemek: öğrenmek
Bıldır: geçen sene
Bibi: hala
Boçça: küçük testi
Bostan: kavun karpuz

Caa : Oda içinde Doğal banyo teknesi
Camadan: kolsuz yelek
Cere: turşu küpü
cılpı : ince omca parçası
Cıncık: cam parçası
Cıngıl: yoğurt kabı
Cıngı : Küçük ateş parçası
cıırmak:seslanmek
Cücük: civciv

Çaput: bez parçası

Çalkamaç: ayran
Çalma: kibrit
Çerçi: seyyar satıcı
Çimmek: yıkanmak
Çitlek: ayçiçeği
Çıkın: İçine ekmek ve diğer yiyeceklerin konduğu bez parçası
Çömçe: kepçe

Değirmi: yuvarlak
Dene: tane
Depik : Tekme
Deşirmek: dilenmek
Devramel: ayçiçeği
Dinelmek: ayakta durmak
Döşek: yatak
Dölek Durmak:Düzenli durmak
Dulda.Rüzgar almayan kuytu yer
Duluk:Surat

Elcek: eldiven
Emmi: amca
Enek : En iyisi Toy
Erinmek: üşenmek

Firengi: büyük anahtar
Fistan: entari
Fışkı :Davar bisliği
Fos . Boş,Kof
Frek: domates

Gada: dert
Gıymık: Odun parçası
Gonur:Kahve Rengi ye yakın
Gonursu : Bez yanığı
Gömbel: babası belli olmayan çocuk
Göğ: açık mavi
Göbelek: şapkalı mantar
Göğde: vücut
Gömük: pis çamur
Gön : Deri
Göynek: fanila
Gözzek:Suyun topraktan çıktığı yer
Gücük :Kış ortası
Gülük: hindi
Günülemek: kıskanmak
Güvermek: yeşermek

Hatıl :Hayvanların yem yediği yer
Havuş: darmadağın
Havut :Hayvanların yem yediği veya su içtiği tahtadan araç

Heci: değil mi?
Helik . Küçük Taş
Helemi:Öylemi
Helke:Kulplu aşırma
Hereni: büyük tencere

Irılmak: gitmek uzaklaşmak
ıstar:Halı Kilim tezgahı
İşmar :El, göz veya baş ile yapılan işaret.
(İsteneni Kaş gözle izah etmek)
İşlik: mintan
isilik :sivilce
İta:Ekmek yaparken unun altına serilen
İviklemek: Köşesinin bucağını aramak

Kelengi: kertenkele
Kercine: inadına
Kelek: Olgunlaşmamış kavun
Keskenmek:Elini kaldırıp vuracak gibi olmak
Keşik: sıra nöbet
Kırmızı: domates
Koğu:Gıybet
Kösengi: ateş karıştırılan demir
Köstü:Köstebek
Kuskun : Semerin arka bağı
Kuşane: saplı yayvan tencere
Kuytu:Kendiliğinden oluşmuş çukur sığınak
Kümbül :Kısa boylu şişman
Külüstür:eski zar zor kullanılabilen
Kümpür: patates

Marimse: meğerse
Maççalı: hastalıklı
Maplak: ateş küreği
Masimek: önemsemek
Melefe: yorgan yüzü
Meres: miras
Meses :Koşu hayvanını uyaran ucu çivili uzun deynek
Mık: çivi
Müstağmel: kullanışlı yeni olmayan
Nuzul inmek: felç olmak

Okuntu: davetiye
Örk: kazık

Patsat:Tek Tük
Pavzat:Kır Bekçisi
Pece: pencere
Pelver: salça
Peşgir:Havlu
Pişirgeç : Ocakta Tandırda Yufka ekmeği sac da pişirmeye yarayan alet.
Pısırık: çekingen
Punara:Baca
Pürçüklü: havuç

Sadir: ses
Sako: ceket
Sanırtmak: boş boş beklemek
Sası :Çürümüş Kokmuş
Sayrı: hasta
Sındı: makas
Sıracalı: hastalıklı
Similik: sinsi
Since: yüz surat
Söğürme: pirzola
Sumsuk:Yumruk(Bir sumsuk vurursam)
Sütme:Bazlamanın genişi

Şalak :Olmamış bostan
Şarlağan: şelale
Şaplak:Tokat
Şimşir: parlak

Tavatır: çok iyi güzel
Tatavı: eli ayağına karışan
Tahtabı: takunya
Tınsırık:Hapşırmak
Tolu:Dolu

Ütme : Kurumamış buğday başağının ateşde pişirmek(Firik)

Uğrun: gizli saklı

Vah :Deme
Velesbit: bisiklet
Vurgun:Aşık

Yadırgı:Yabancı
Yağlık: mendil
Yel: rüzgar
Yelmek: koşmak
Yeelmak.Şımarmak
Yüklük : Yatak depolanan yer
yumak: yıkamak
yumuş: istek

zaar: galiba
zemheri:kara kış



Dağda tavuk kümesi
Başında allı fesi
Oğlanlar vezir olsa
Yine kızın kölesi

Karşı bağın üzümü
Gelin kırma sözümü
Utandım diyemiyom
Bir öpeyim yüzünü

Çorabın ağına bak
Çevirde bağına bak
Ben aklına geldikçe
Gavurun dağına bak

GAVUR KALESİYLE SAYIN ARASI
DÜŞTÜ BANA BİR GÜZELİN KALESİ
VERMEZ BANA SOYKA KALASICA ANASI
ALAMAZSAM AHDIM KALIR SEVDİĞİM

Armudu taşlayalım
Dibinde kışlayalım
Eğer gönlün varsa
Düğüne başlayalım

Endim ovanıza koyun yaymağa
Ağılar mı ektiniz çilice koymağa?
Ayrılık mı gelmiş bizim oymağa?
Ölelim yitelim ayrılmayalım

GENEL MANİLER

Minarede ezan var
Has bahçede gezen var
Şu Köyün içinde
Yüreğimi ezen var

Çorabın ağına bak
Çevirde bağına bak
Ben aklına geldikçe
Gavurun dağına bak

Şu Köyün terzileri
Dike dike bezdiler
Haydi yarim gidelim
Bizden şüphelendiler

Dünya diyorlar fani
Ölüm geliyor ani Kimse olamıyor mani
İster zengin ,ol ister cani


Buğdayın sırasına
Oturdum arsına
Baban seni eversin
Çavdarın parasına

Arpanın sırasına
Koyuldum arasına
Ağalar kıyamıyor
Bir sakız parasına

Pencerede su tası
Su tasının ortası
Babam sana kız vermez
Git ellerin sıpası

Masa üstünde susam
Yarimin adı Hasan
Hasan benim olursa

Ne derdim var ne tasam

Köprünün altı musluk
Erkekler çalar ıslık
Benim yarimi sorarsan
Taze kavrulmuş fıstık

Bahçelerde hıyarlar
İnce ince kıyarlar
Sevmediğim oğlanla
Nikahımı kıyarlar

Yarimin adı Murat
Boynunda mor kravat
Adresini sorarsanız
Uzun Çarşısı son durak

Mavi çemberi senden
Oyalaması benden At sevdiğim tüfeği
Fişek parası benden

Pencerede küpeli
Dibini süpürmeli
Sevipte almayanın
Yüzüne tükürmeli


Pencereden bakıyor
Açmış kitap okuyor
Kakülüne mis sürmüş
Yel vurdukça kokuyor

Düşte gör

Hayalde gör ,düşte gör

Düşenin dostu olmaz

Hele bir yol düşte gör

Kaleden
Ses geliyor kaleden
O kaş O göz değilmi
Beni sana kul eden

Taneden
Kısmet aldım taneden
Ah ı bülbülden aldım
Yanmayı pervaneden
Ben bu aşka düşeli
Çıkmadım meyhaneden

Felek beni ayırdı
Gözleri Mestaneden

Yaradan
Tabib anlar yaradan
Cümlenin ver muradını
Benimle beraber yaradan

Dertli sinem doludur
Her dert ile yaradan

Kılıçözü kenarı serindir
Girme dipsiz göle derindir

Karşıda güzeller var
En güzeli benimdir.

Uzun uzun kavaklar
At oynatır savaklar
Gel kız bizim eve gir
Varsın olsun duvaklar

Pek salınarak gidiyor
Kervansaray bayırı gibi
Yarim sakal koyurmuş
Dinekbağı çayırı gibi

Bağa girdim üzüme
Gel izime izime
Oğlan yanıma geldi
Gurban ettim yüzüme

KÖYLÜ MANİLERİ

KARINCALI TESELLEMELERİ

**DÜVEN ÖKÜZÜNÜN AĞZI BAĞLANMAZ.
**ÇÖP BAŞINDAN ONMUŞ YOK
**ALTINDAN YEL GEÇENE GÜVENME
**MAL CANIN YONGASI,

**NE VERDİN ELİME NE ÇALAYIM YÜZÜNE

**SÖYLE ARKADAŞINI SÖYLÜYEYİM KİM OLDUĞUNU

**KOMŞU KOMŞUNUN KÜLÜNE MUHTAÇDIR.

**YİĞİDİN İYİSİNE DELİ DERLER
**İMAM BİLDİĞİNİ OKUR
**KAÇAN TAVŞAN BÜYÜK OLUR

flashlogo.gif

Kimden : "Alaattin AVCI" <aavci@kyk.gov.tr>
Kime : karincalikoyu40@mynet.com
Tarih : 14/04/2006 11:36

Karıncalı köyünün gülleri hoştur
güzeli gösteren kaşınan gözdür
uçan kuşunan mektup ulaştır
mahsunum gurbette gülemiyem gayrı

Of of dedim de geçti bir tilki
tüfeğim olsaydı vururdum belki
beypazarında satılan kürkü
param olsaydı alırdım belki

Ağ buğdayım buğdayım
sereyim kurutayım
yar senin dillerini
ben nerde unutayım.

Ardından baksamda boyları güzel
önündem baksamda gözleri süzer
maşallah deyin onbaşı çavuş
mustafa ya değmesin nazar

süpürgenin telleri
süpürmüyor yerleri
cansız hayalin gelmiş
konuşmuyor dilleri

Gülhan DURMUŞ (AVCI)

Küpün içinde pekmez
Bu pekmez bize yetmez
Bizim köyün kızları
Davulsuz gelin gitmez.

Arabası dört teker
Güneyden yar sap çeker
Sevdiğinden ayrılan
Gece gündüz ah çeker

Uzaklardan seçilmiyor
Gönüldür geçilmiyor
Gönül bir top ibrişim
Dolaşmış açılmıyor.

Dam başında sıra sıra bacalar,
Cennet bahçesinden çıkan hocalar,
Hocalar dedemi görmediniz mi?
Oturup halını hatırını sormadınız mı?

Kırşehir'in kızları
Sürmelidir gözleri
Sürmesine bakarken
Kaybettim öküzleri.

KINA GECESİNDE KIZ AĞLATMA VE
KINA GECESİNDE ANA KIZ OLMAK


Kız anası, kız anası
Hani bunun öz anası
Çağrın gelsin kız anası
Yaksın elinin kınası


Kız da buna karşılık olarak şunları söyler:


Bahçenizde ot mu idim,
Üstünüze yük mü idim,
Bir kız size çok mu idim,
Oy anam oy, vay anam vay

Gittim kuyu başına
Başım değdi taşına
Anası kurban olsun
Kızının oynayışına.

**
ALATEPE GİBİ DAĞIN OLMASIN
ÜZERİNDE MOR SÜMBÜLLÜ BAĞIN OLMASIN
DUL AVRAT ÇOCUĞUNDAN AĞAN OLMASIN
KELLE İLE KARINI HESABA SAYAR
*AŞIK İSMAİL

**
DELİK KAYA DELİNMİŞ
ÜSTÜNE KÖPRÜ KURULMUŞ
BİZİNM KÖYÜN KIZLARI
GÜL OĞLANA VURULMUŞ

**
HASAN OĞLAN SACLARINI TARAMIŞ
TARAMIŞDA BENİ NİYE ARAMIŞ
İLA HASAN GEBEREYDİN ÖLEYDİN
SEN ÖLEYDİN BEN ELLERE KALAYDIM
**
PECELERİ PERDELİ
ÇİCEK AÇMIŞ ZERDELİ
YENİLE BİR YAR SEVDİM
ODA BENDEN ZIR DELİ
**
UZUN KAVAK UR GATAR
DİBİDE YILAN YATAR
GAVUR KALESİNİN KIZLARI
HER GÜN BİR SIPA ATAR
**
TİLKİ GİRDİ KÜMESE
TAVUKLARI YEMESE
ERGEN KIZIN KOYNUNA
KOCA HERİF GİRMESE
**
İKİ EVLENDİMDE ERDİM MURADA
HİÇ SÖZÜM GEÇMİYOR BÜYÜK AVRADA
KÜÇÜĞÜN GÖZÜDE DAİM KAVGADA

KÜÇÜK DERKİ SENİN NEN VAR.
KARAKAŞ BENİM GÖZ BENİM.

BÜYÜK DERKİ SENİN NEN VAR
OĞLAN BENİM KIZ BENİM
**
EKİN EKİLEN YERE
CIZGI ÇEKİLEN YERE
BEN KURBAN ANAM KURBAN
KEKİL DÖKÜLEN YERE

Pek salınarak gidiyor
Kervansaray bayırı gibi
Yarim sakal koyurmuş
Dinekbağı çayırı gibi

ŞALVARI ŞALTAK OSMANLI
EĞERİ KALTAK OSMANLI
EKENDE YOK BİÇENDE YOK
YİYENDE ORTAK OSMANLI

Kır-Şehri Kitabını yazarı Adnan Yılmaz

ÇELİK ÇOMAK OYUNUNDA MANİ

KINİFİ
KINDAN HANİFİ
HAZEL HÖK
GEL BİR TÖK
ÇAMURA ÇÖK

KIRŞEHİR MANİLERİ

Taş dönmüyor dönmüyor
Taştan bulgur inmiyor
Evler kız ile dolu
Biri benim olmuyor

Irmaklar su akmıyor
Yar yüzüme bakmıyor
Başka şehrin gülleri
Kırşehir gibi kokmuyor

Koyunum arap gibi
Üzümüm şarap gibi
Güzeli olmayan evin
Halleri harap gibi

Koyun keçi otlatırım
Yükseklerden atlatırım
Verselerdi benim yarimi
Düşmanları çatlatırdım

Karşıda kara çalı
Kararıp durma çalı
Ben sana varır mıyım
Sümüklü sıracalı

Kırşehir adın ünlüdür
Bağın bahçen güllüdür
Elden ayrıdır insanın
Tatlı dilinden bellidir

Elimi yuduğum pınar
Sırtımı verdiğim duvar
Sevdiğim oğlanı yitirdim
Gece gündüz içim yanar

Bahçelerin cücüğü
Severler küçüğü
Pek mi başın büyüdü
Gel gavurun çocuğu

Aslanım herk ediyor
Hergini terk ediyor
Hergin başını yesin
Aslanım elden gidiyor

Çayda çanak kırılmış
Kız oğlana vurulmuş
Oğlan almam dedikçe
Kız boynuna sarılmış

Coştum coştum duruldum
Kız peşinden yoruldum
Gayri senden vazgeçtim
Ben ablana vuruldum


Kalede otur yarim,
Ayağı potin yarim,
Sana asker diyorlar,
Beni de götür yarim.

Güle çıktım gülmedim,
Gülden düştüm ölmedim,
O yar ile gezmesi
Sefa imiş bilmedim.

Sulara basma güzel ,
Bakışı yosma güzel ,
Felek bizi ayırdı
Selamı kesme güzel.

Bir gün olsun gülmemek
Neşe nedir bilmemek,
Dünya ne zor şeymiş,
Sevip de sevememek.

Patlıcan oymadın mı ?
Tadına doymadın mı ?
Anne beni kınama ,
Sen cahil olmadın mı?

Kaleden inişelim ,
Atlara binişelim ,
Kaldır oğlan şapkanı,
Bayramda görüşelim.

Bilmem ak mı kara mı
Rakip deşti yaramı
Cennet yüzü görmesin
Yar ile açan aramı.

Suya düştü gülümüz,
Ötmüyor bülbülümüz,
Bir kuru sevdayınan
Geçti cahil ömrümüz.

Pınara desti koydum,
Damla damla dolacak.
Benim sevdiğim oğlan,
Başöğretmen olacak

Karanfil mor bana
Ne bakarsın hor bana
Kırk yılın bir günü var
Yalvarırsın sen bana.

Kümbüle bak kümbüle
Hiç teveği yok bile
Askerin karısına
Kirli yazma çok bile.

Kara kaşık destesi,
Geliyor bıçak sesi,
Ben yarimi tanırım,
Lacivert elbisesi.

Çalıya yaban derler,
Ökçeye taban derler,
Hiç darılma sen yarim,
Adıma çoban derler.

Almadan geç, almadan
Yollar çamur olmadan
Eğil bir yol öpeyim,
Al yanağın solmadan.

Çeşme başı pıtırak
Gelin kızlar oturak
Ne oturak ne durak
Satılak da kurtulak

Köpek katıran olsa
Bala batıran olsa
Almanya;daki yari
Gidip getiren olsa.

Almanya çiftlik gibi
Dumanı iplik gibi,
Almanya;ya yar saldım,
Kınalı keklik gibi.

Sarmısağı satarlar
Kulbu ile tartarlar
Varmam avrat üstüne
Sıra sıra yatarlar


yasaravci@karincalikoyu40.com

Bana ulaşmak için yukarıdaki e-mail adresini kullanın